byhasan46
  GÜL KIZ
 

GÜL KIZ

Genç adam, işe giderken her gün yolunun 
üzerindeki güllerle dolu bahçeye bakmadan
geçemezdi. Her sabah o rengarenk güller içini
neşeyle, sevinçle dolduruyordu. Günler geçtikçe 
güllere bakan gözleri, bahçedeki eve takılmaya 
başladı . Çünkü, son günlerde o evde, tül perdenin
gerisinde bir genç kızın siluetini görüyordu. Her
geçişinde güllere ve pencerede belli-belirsiz görünüp 
kaybolan genç kıza bakmadan edemiyordu. 

Bir sabah her zamankinden daha erken yola çıktı.
Bahçenin önüne geldiğinde yüreğinin titrediğini, 
içinin ürperdiğini hissetti; her gün tül perdenin 
arkasında gördüğü kız, bahçede gülleri suluyordu. 
Güzel kız, genç adamı görünce yüzü kızararak içeri 
kaçtı. Genç kızın hayali gözlerinden kaybolmasın 
diye gayret eder gibi gözlerini sabit bir halde bir 
güle dikerek öylece kalakaldı. Gördüğü güzelliğin 
etkisinde kalmış, sevdalandığını düşünüyordu. 
Genç adam, artık her gün bir öncesine göre 
biraz daha erken geçiyordu, kızı tekrar görürüm 
umuduyla. Fakat tüllerin gerisinde görünüp kaçan 
bir siluetten başka şey göremiyor, kahroluyordu. 
Genç kız da her sabah heyecanla tüller arkasına 
geçiyor, genç adamın gelmesini bekliyordu. 

Bir gün, genç adam bahçenin önünden geçmedi. 
Genç kız gün boyunca boşuna bekledi. Ertesi gün,
daha ertesi gün yine boşuna bekledi, genç adam 
gelmedi. Genç kızın yüreğine hüzün doluyordu.

Başka bir gün, yine umutsuz gözlerle yola 
bakarken, bir grup insanın omuzlarında tabutla 
geçtiklerini gördü genç kız. Aklından geçen
korkunç düşünceden tüm vücudunun titrediğini 
hissetti, yüreği sıkıştı; yoksa genç adam ölmüş 
müydü !.. Genç kız yine her gün tüllerin arkasına
geçiyor, boş gözlerle dışarı bakıyordu. Yüzü de, 
artık bakmadığı, sulamadığı gülleri gibi soluyordu.

Genç adam bir gün yine geçti bahçenin önünden.
Bir aydır yattığı hastaneden sonunda çıkmış, 
ilk iş olarak da güllü bahçenin önüne gelmişti. 
Ama ümit içinde geldiği bahçenin önünde, gülen 
yüzü asıldı; bahçedeki güller solmuş, pencere kara
perdelerle sımsıkı kapatılmıştı. Genç adam yolda
oynayan çocuklara sordu; "Bu evde kimse
yaşamıyor mu?" Bir çocuk; "İhtiyar bir kadın
yaşıyor." dedi. Genç adam cevabını duymaktan 
korkarcasına, başka bir soru sordu ; 
" Burada yaşayan genç kız ne oldu ?" 
Çocuklardan biri atıldı; "O öldü."dedi, genç adamın 
yana düşen kollarını, yaşaran gözlerini görmeden
başka bir çocuk atıldı; "Verem olmuş, dün öldü."

Yıllar sonraydı, küçük bir çocuk heyecanla 
annesiyle babasının yanına koştu, 
güller arasında, sallanan sandalyede 
oturan ihtiyar adamı göstererek bağırdı; 
"Dedem gülüyor, dedem gülüyor baba !.."
Koşarak ihtiyarın yanına gittiler, gülerken hiç 
görmedikleri yüzüne baktılar. Elinde bir gül olan 
ihtiyar adamın yüzüne, gerçekten bir gülümseme
yayılmıştı; biten bir hasrete seviniyormuş gibi,
yıllardır görmediği birine kavuşuyormuş gibi mutlu
bir gülümseyişti bu. Fakat gözleri kapalıydı...

 
 
  Bugün 7 ziyaretçi (10 klik) kişi burdaydı!


 
 
Ekle Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol